16 Kasım 2010 Salı

Ergic'in Biletleri


Bursaspor'un Şampiyonlar Ligi'nde evinde Manchester United ile oynayacağı maçın öncesinde ajanslara herkese helal olsun dedirten bir haber düştü. Habere göre Bursaspor'un Sırp orta saha oyuncusu Ivan Ergic gelir düzeyi düşük taraftarların da maçı izleyebilmesi için 630 tane bilet alıp bunu tercümanına dağıttırmıştı. Ancak bu bilet sayısı konusunda bir belirsizlik var.

tribundergi.com'da açılan başlıkla başlayalım.
Ivan Ergiç'ten 630 Bilet
Benim de olaydan bu başlıkla haberim oldu. Zaten başlıkta herhangi bir ajansın haberiyle değil birebir tanıklık vesilesiyle açılmış gibi.

Maç sırasında ise Sabri Ugan bunu ilk başta 7000 bilet olarak duyurup sonrasında biraz uçtuğunun farkına varmış olacak ki 70 diyerek düzeltti.(!)

Olay gazetesi bilet sayısı için 650 diyor.
http://www.olay.com.tr/Sayfa.php?Git=Haber&id=51251
"Bursaspor`un tecrübeli orta saha oyuncusu İvan Ergiç, seyirciye 650 bilet dağıttı."

Bursa Hakimiyet ise bunu fazla bulmuş olacak ki 65 diyor.
http://www.bursahakimiyet.com.tr/HaberDetay.aspx?hid=60029
"Bursaspor'un Sırp orta saha oyuncusu İvan Ergiç’in, gelir düzeyi düşük taraftarların Manchester maçını izleyebilmesi için 65 tane  bilet aldığı öğrenildi.  Kulüp tarafından biletlerin dağıtıldığı bildirildi."

teksas.org'da gördüğüm haber ise ultrasmovement.blogspot.com adresinden alıntı. Bu konuda bir iki haber daha olabilir sitede, benim gözüme çarpmadı.
http://www.teksas.org/haber_oku.asp?haber=7397
http://ultrasmovement.blogspot.com/2010/11/ivan-ergic-reis.html

Bana 630 rakamı başta mantıklı gelmişti. Bursaspor'un kuruluş yılı olan 1963'de kullanılarak bu sayıya ulaşıldığını düşünmüştüm. Sayı önemli değil tabi, Ivan Ergic futboluyla, profesyonelliğiyle, belki de en önemlisi bir futbolcuda görmeye hiç alışık olmadığımız entellektüelliği ve hayat görüşüyle benim için çok özel bir futbolcu. Kaç bilet aldığı zerre önemli değil. Yazıyı Ahmet Çakır'ın yazısının son cümlesiyle bitireyim.

"Kısacası, Ergiç’in yaptığı iş gerçekten çok güzeldi ama bizim basın olarak bununla ilgili doğru rakamı öğrenip okur ve izleyiciye aktarmaktan aciz durumda olduğumuz meydana çıktı. "

18 Nisan 2010 Pazar

Riquelme


Fotomaç farkıyla, River Plate'in ünlü futbolcusu Riquelme. Resimde de görülüyor.

10 Şubat 2010 Çarşamba

7 Şubat 2010 Pazar

Uğursuzluk

Uğur Boral'ın en göz önünde olduğu zamanda sakatlanıp sezonu kapatmasının ardından.

Yolun yarısı



espn.comda dikkatimi çekti. 35 yaş ve üstü aktif oyunculardan bahseden bir anektod vardı. Benim 6. adamım Rasheed olurdu kalanını aynı yapardım herhalde. Bu yaşta hala üst düzey basketbol oynayabilen, her gece belirli katkı yapabilen adamlara ayrı bir saygı duyuyorum.


G: Steve Nash (Phoenix) 36
G: Jason Kidd (Dallas) 36
F: Grant Hill (Phoenix) 37
F: Marcus Camby (Los Angeles Clippers) 35
C: Shaquille O'Neal (Cleveland) 37
Sixth man: Ben Wallace (Detroit) 35


Öbür 35 yaş üstü aktif oyuncular ise şöyle listelenmiş:
Chucky Atkins (Detroit) 35: Michael Finley (San Antonio) 36; Derek Fisher (Los Angeles Lakers) 35; Juwan Howard (Portland) 37; Lindsey Hunter (Chicago) 39; Anthony Johnson (Orlando) 35; Antonio McDyess (San Antonio) 35: Kevin Ollie(Oklahoma City) 37; Theo Ratliff (San Antonio) 36; Jerry Stackhouse (Milwaukee) 35; Kurt Thomas (Milwaukee) 37; Rasheed Wallace(Boston) 35.

10 Eylül 2009 Perşembe

Polonya 69-87 Türkiye


İlk iki maçı izledikten, takımın ortaya koyduğu oyunu gördükten sonra çoğu kişinin kolay geçeceğini düşündüğü bir maçtı. Polonya'nın ev sahibi olması, belli kısalarından kısa sürelerde verim alıp iyi bir atmosfer sağlayabilmesi, ilk 5 uzunlarının kaliteli oluşu insanı biraz tedirgin ediyordu ancak iki gündür nerdeyse hiç dinlenmeden bütün maçı aynı oyuncuların oynaması bugün onları baya etkilemiş gözüktü. Kendilerinin bile beklediğini düşünmediğim şekilde 2'de 2 yapmalarının da etkisi vardı bence bu maçtaki düşük performanslarında.

Bazı oyuncu performanslarından bahsedersek, bugün maç Ömer Aşık'ın maçı oldu, aslında turnuva da onun turnuvası oluyor. 10/11 isabetle ürettiği 22 sayı çok önemliydi. Bu sayıların neredeyse hepsinin Gortat oyundayken atılmış olması onun için ayrıca bir artıydı. Ömer Onan'a da ayrı bir parantez açmak gerekiyor sanırım. Ben ilk 5'te Logan'ı tutmak için Sinan Güler ile başlayacağımızı düşünüyordum ama Ömer savunmada sanki iki gündür hasta olan o değilmiş gibi oynadı. Logan'ı tamamiyle pasifize etti. Şut ritmini de bulmasını diliyorum 2. tur grup maçlarında. Ender Arslan'a ise nazar değmesin diyorum başka hiçbir şey diyemiyorum.

Uzun lafın kısası iyi oynuyoruz, takım gibi oynuyoruz. Turnuva öncesindeki umutsuz hava tamamen dağılmış durumda ve çapraz gruptan gelen bütün takımlar tek galibiyetle geliyorlar. Lodz programı aşağıdaki gibi. Ben İspanya'ya yenilip Sırbistan ve Slovenya'yı yeneceğimize inanıyorum. Bu oyun, bu takım ruhu olduğu sürece madalya şansımız var ki olmasa da bu oyunu izlemek milli takımdan tatmin olmaya yetiyor.

12.09.2009 Türkiye-İspanya
14.09.2009 Sırbistan-Türkiye
16.09.2009 Türkiye-Slovenya

5 Mayıs 2009 Salı

Taekwondo @ Bursa


Shin Young-Rok - Bursaspor-Denizlispor maçı
26.04.2009

7 Mart 2009 Cumartesi

Joakim Noah


Joakim Noah 2007 draftında Chicago Bulls tarafından seçilirken. Chicago bu takım elbiseyi gördükten sonra "bunu mu seçtik biz şimdi?" diye düşünmüş müdür. :)

29 Ocak 2009 Perşembe

Doğrusu Shin Young Rok


Bursaspor, yeni transferi Güney Koreli Shin Youn Rok'u lisansını bu maça yetiştirememesinin ilginç bir hikayesi var. Güney Kore Futbol Federasyonu'na bu futbolcunun lisansı için başvuran Bursaspor, "Bu isimde bir futbolcu yok" cevabını alınca şok oldu. Ancak ilk başvuruda Rok'un isminin yanlış yazıldığı anlaşılınca problem çözüldü. Buna rağmen Kore'den transfer izninin gelmesi gecikince, Rok'un lisansı da dün geceye yetiştirilmedi.

Bunun haberi yapılırken futbolcunun isminin yanlış yazılması da apayrı bir komedi. Bütün haber doğru yazımla ilgili zaten, insan bir özen gösterir. Haftasonu izleyeceğiz kendisini diye seviniyorduk.